Türkiye, son yıllarda ekonomist Cumhurbaşkanımızın tabanına şirin görünmek için, çöküşünü izlediğimiz 'Faiz Sebep Enflasyon Sonuçtur Teorisi’nin enflasyonu nasıl körüklediğini hepimiz gördük. Ancak bu teorinin sonucu olarak ülke hala yüksek enflasyon oranlarıyla karşı karşıya.... Ancak enflasyon artışının birçok nedeni olmakla birlikte, piyasada her ürüne peş peşe gelen zamlar ve vergi kaçakçılığı ile hükümet tarafından piyasanın denetlememesi, bazı yandaşların vergisini silerken, vergi kaçakçılığına göz yumması bu nedenlerin başında gelmektedir. Ayrıca; Yap-İşlet-Devret modelini altüst ederek dünyada hiçbir ülkenin uygulamadığım şekilde yolcu, araç ve hasta garantisinin verilmesi ve bunun için 3-5 yandaşa trilyonlar ödenmesi ve devlete ödeyecekleri vergilerin silinmesi bile tek başına enflasyon körüğüdür…
Vergide Adalet yok!..
Ülkemizin içinde bulunduğu durumu özetlemek istersek;
Vergi Kaçakçılığı:
Tasarruf da önemli
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kamu kurumlarına bir genelge yayınlayarak kemer sıkmalarını istedi. Ancak gelin görün ki; başta günlük masrafı 33 milyon lirayı bulan sarayın tasarruf etmediği gibi, seçimler nedeniyle Devler imkanlarının daha çok kullanılması, hiçbir bakanlığın sözü edilen tasarruf tedbirlerine uymadıkları, adayların seçim kampanyalarına bakanların tarafsızlık ilkesini çiğneyip ekibi ile birlikte bizzat katılmaları, halktan emrivaki vergiler alarak hayatını sürdüren Devlerin televizyon ve radyosu TRT’nin taraflı yayın politikası, hepsinden önemli yolsuzluk yapan Ak partili belediyeler ve diğer kamu kurumları hakkında rapor hazırlayarak gereğini isteyen Sayıştay raporlarının yok sayılması ve tabii ki, hoyratça harcamalar enflasyonu körükleyecektir.
Sonuç olarak; Enflasyon artışının önlenmesi için en önemlisi, denetim mekanizmalarının dört koldan güçlendirilmesi ve vergi kaçakçılığının önlenmesi, devletin vatandaşından önce tasarruf tedbirlerini hayata geçirmesi gerekmektedir.