TURKİSHFORUM -ABDULLAH TÜRER YENER
Türkiyede kurulu Bulgaristan Kültür ve Hizmet Derneği (BULTÜRK) 4 Haziran 2024-Salı günü Genel Merkez Binasında bir ilke daha imza atarak Bulgaristan’da Başbakanlık yapmış, iki başbakanı birlikte ağırlamıştır. Başbakan Nikola DENKOV ve Değişime Devam Partisi Genel Başkanı Başbakan Kiril PETKOV, BULTÜRK Genel Merkezine bir ziyaret gerçekleştirerek tarihi bir ilke imza atmışlardır.
Geçtiğimiz haftalarda bu BULTÜRK Başkanı Rafet ULUTÜRK’e ulaşan Bulgaristan eski Başbakanlarından Başbakan Nikola DENKOV ve Değişime Devam Partisi Genel Başkanı Başbakan Kiril PETKOV, BULTÜRK Derneğine bir ziyaret yapmak istediklerini belirtmişler, karşılıklı yapılan görüşmeler sonucunda ziyaretin 4 Haziran 2024-Salı günü saat 11.00'de gerçekleşmesine karar kılınmıştır. Bunun üzerine Bulgaristan'dan bir temsilci ön ziyarette bulunmuş ve 4 Haziran 2024'te ise BULTÜRK Genel Merkezinde bir ilk gerçekleştirilmiştir.
4 Haziran 2024-Salı günü saat 11:00 civarında Bulgaristan eski Başbakanlarından Başbakan Nikola DENKOV ve Değişime Devam Partisi Genel Başkanı Başbakan Kiril PETKOV, ve beraberindeki milletvekili heyeti ile birlikte BULTÜRK Derneğine Genel Merkezine teşrif etmişlerdir. Ziyaretin duyurulması ve Türk dünyası dostlarının daveti sonucu BULTÜRK Genel Merkezi tarihi buluşma için öncesi hınca hınç dolmuştur.
Programın moderatörlüğünü Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Vekili Nevzat ÖZTÜRK yapmıştır.. ÖZTÜRK açılış konuşmasında; “BULTÜRK bugün bir ilki daha gerçekleştiriyor, iki tane başbakanı ağırlayarak tarihi bir ilke imza atıyor. Sadece iki başbakanı değil aynı zamanda Değişime Devam Partisi Genel Başkanı ve Başbakan KİRİL PETKOV ve milletvekillerimiz şu anda aramızdalar. Kendilerine teşriflerinden dolayı “Hoş geldiniz” diyor teşekkür ediyorum. Türk dünyasına gönül vermiş, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, üniversitelerimizden kıymetli akademisyenlerimiz, değişik kurum ve kuruluşlardan kıymetli misafirlerimiz tarihi bir günde bizleri yalnız bırakmayarak salonu hınca hınç doldurduğunuz, bu tarihi güne şahitlik etmek bizleri yalnız bırakmadığınız için sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye ile Bulgaristan dost, komşu ve müttefik iki ülkedir. Aynı coğrafyada yaşanmışlıklar var, ortak kültür, değer ve paydalarımız var. Bu ziyaret bu bakımdan büyük önem arz ediyor, belki de bir başlangıcı yaşıyoruz bugün. Şimdi BULTÜRK Genel Başkanımız Rafet ULUTÜRK’ü sizlere hitap etmek için kürsüye davete diyorum”
Bulgaristan Kültür ve Hizmet Derneği Genel Başkanı Rafet Ulutürk konuşmasında;” Öncelikle BULTÜRK’ü ziyaretlerinden dolayı başbakan ve milletvekillerine teşekkür ederim. Bulgaristan’da hala baskı ve korku rejimini devam ediyor. Ülkeyi eski istihbaratçılar yönetiyor. Türkler ve Türk kültürü yok sayılıyor, yaşanmış acılara rağmen Bulgaristan'ı terk etmeyen Türk soydaşlarımızın sorunları hala çözümlenebilmiş değil. Okullarda Türkçe eğitim yapılamıyor, Vakıf arazileri ve Vakıf eserlerin işgal altındadır. Birçok ibadethanenin müze ve benzeriye dönüştürülerek amacı dışında kullanılmaktadır. Bunlar, orada yaşayan ve ikamet eden Türk soydaşlarımızı derinden yaralıyor. Bulgaristan'ın bu eski istihbaratçıların yönettiği baskıcı yönetimden kurtularak daha demokratik, ayrıştırmanın olmadığı, birlikte yaşamanın yollarını arayan liyakatli yöneticilere ihtiyacı vardır. Toplum ayrıştırarak, korkutarak yönetmek yerine Türk Bulgar kardeşliğinden korkmadan kardeşlik iklimi tesis edilmelidir. 24 saat Türkçe yayın yapan bir televizyon kanalı açılmalıdır, ibadethanelere ve kutsal mekânlara dokunulmamalı ve aslına döndürülmelidir, tarım ülkesi olan Bulgaristan'ın kalkınması için üretim teşvik edilmeli, iki ülke arasındaki ilişkilerimiz daha da geliştirilmelidir.” dedi
Ardından kürsüye davet edilen 2023-2024 Yılları Bulgaristan Başbakanı olarak görev yapan Eski Başbakanı Nikola DENKOV konuşmasında; “Ziyaretimize elde olmayan nedenlerden dolayı geç kaldığımız, sizleri beklettiğimiz için özür diliyorum. Az önce BULTÜRK Genel Başkanı Rafet Bey'in belirttiği üzere liyakatli insanları seçmek durumundayız. Demokrasi ülkede yaşayan Türkler ve azınlıklar için değil Bulgaristan halkının tamamının özlemidir. Ben Başbakan olduğum dönemde Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmeye ve ortak bir takım kararlara imza atmaya çalıştım. Buna örnek olarak ortak sınırlarımızın korunması, Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında tahıl koridoru açılması, denizlerdeki mayınlarla ilgili ortak kararlara ve çalışmalara imza attım. Bizler iki ülke olarak siyasi ilişkilerimizi geliştirmeliyiz siyasetçiler olarak hizmeti halka indirmeliyiz. Maalesef halklar arasında aslında sorun yok. Sorunları partiler ve politikacılar yaratıyor. Normal halk arasında problem yok. Başbakan olduğum dönemde önemli işler yaptık. Ukrayna savaşından dolayı koridor konusunda Türkiye'yi kutluyoruz. Türkiye Cumhurbaşkanı bize çok yardım etti, buradan da kendisine teşekkürlerimizi sunmak isterim.
Yine BULTÜRK Genel Başkanı Rafet Bey, Bulgaristan'da eski istihbaratçıların halen etkin olduğunu söyledi. Bulgaristan'da sorun mafya sorunudur. Ben Başbakanlığım döneminde mafya ile mücadele ettim. Dolayısıyla bu tür güç odaklarının halka baskı ve yanlış uygulamalarının önüne geçirilmesi lazım. Bugün buraya seçime birkaç gün kala oy istemeye gelmedik, sizlerle tanışmaya, kaynaşmaya ve istişare etmeye geldik. Şunu belirtmeliyim ki hiç kimse etnik siyaset üzerinden Türkler üzerinde bir tekel oluşturmamalı. Biz Bulgaristan'da hep birlikte daha demokratik, daha huzurlu ve güvenli bir şekilde yaşamanın yollarını aramalıyız.”
Nikolay DENKOV'un ardından kürsüye davet edilen Bulgaristan Değişime Devam Partisi ve 2021-2022 Yıllarında Başbakanlık Görevinde Bulunan Bulgaristan Eski Başbakan Kiril PETKOV konuşmasında özetle; “Bizler ortak düşünmeli ve değişimi ileriye götürmeliyiz. Yaşanan acılar, aynı topraklarda yaşayan tüm halklar için önemlidir. Başbakan olduğum dönemde ilk ziyaretim Kırcaali Türkan Çeşme'ye oldu. Bildiğiniz gibi, daha bir buçuk yaşında olan minik Türkan, Bulgaristan'da isim değiştirme olaylarının ilk şehidi olmuştu. Ben de Bulgaristan tarihinde ilk defa bir Başbakan olarak mezarına çiçeklerle giden kişi ben oldum. Ne yazık ki, bu vahşi olayları yapanlardan hiçbiri mahkemeye çıkarılamadı. 35 yıl geçti ve biz bu kişileri adalet önüne getiremedik. Bulgaristan'da bir değiştirme ihtiyaç vardır. Bulgaristan'da sadece Türklere yönelik bir baskı yok, tüm halklara baskı uygulanıyor. Bunu Başbakanlığın döneminde gezerken vatandaşlara birebir sorduğunda baskı ve endişe dolayısıyla istemedikleri halde bazı şeyleri savunmak zorunda kaldıklarını ifade etmişlerdi. Ben bir göçmen çocuğu olarak ikinci sınıf vatandaş olmanın ne demek olduğunu bilenlerdenim. Öncelikle Bulgaristan'da feodal yapıyı değiştirmeden adaletten bahsedilemez.
Üzgünüz ama Bulgaristan'da hala eski DC (Devlet Güvenlik Teşkilatı) çok etkili ve diyebilirim ki onlar yönetimde hala söz sahibiler. Başkan Rafet ULUTÜRK, biraz önce bahsettiği BZNS partisinden. Benim ninem de bu partinin üyesiydi. Nenemi, bu partiye üye olduğu için suçladılar ve hapse attılar. 1984 yılında Türklerin isimlerini değiştirenler ve nenemi hapse atanlar aynı insanlardı. Bugün biz değişim yapmak istiyorsak, bu insanları devletten temizlememiz gerekiyor. Biz bunun için mücadele ediyoruz. Ancak bu kişileri hapse atmayı bırakın, mahkemeye bile çıkaramadık. Bugün devlette savcılık ve istihbarat çalışmıyor, hepsi bu insanlarla dolmuş ve hala onlar söz sahibiler. Evet, 35 yıldır aynı şeyi yaparak değişim beklenemez.
Kurumların işler hale getirilmesi bir zorunluluktur. Maalesef bugün adalet sistemi, mekanizması, diğer kurumlar sağlıklı işlemiyor. Öyleyse burada yapılması gereken bu işlemeyen sistemi değiştirmek, ayrıştırmadan birlikte yaşayabilmenin yollarını aramak ve hep birlikte bu düzene karşı “yeter söz milletin” . Unutturmamalı ki tek güç millettir. Milletin kurtuluşu ancak milletin iradesiyle. Yoksa yerinde saymaya devam. Bulgaristan'da seçime katılım az, bu mevcut yapının istediği bir şey, çünkü katılımın az olması mevcut yapının işine geliyor. Hangi milletten olursak olalım birlik olabilirsek mevcut baskıcı düzeni değiştirebiliriz. Hep beraber neler, bunları konuşabilmeliyiz.
Biz Bulgaristan'da Türklere soruyoruz: Nasıl olur da en zengin adam HÖH Başkanı, en fakir halkın haklarını savunabilir? Böyle bir şey olabilir mi? Devlet aslında sizin elinizde ve bunu idrak etmelisiniz. HALK BIRLIKTE AYAĞI KALKMALI. Kimse size yardım etmeyecek, kendimiz ayağa kalkmalıyız. Burada herkes "Ben ne yapabilirim?" sorusunu sormalı. Biz 35 yıldır Bulgaristan da bekliyoruz, birileri bize yardım etsin diye ama gelen yok. O zaman biz ayağa kalkmalıyız. Türk ve Bulgar birlikte hareket etmeli ve bu mafyadan Bulgaristan’ı kurtarmalıyız. Birlikte nasıl hayatımızı daha iyi yapabiliriz, bunlara çözüm bulalım.
Salonda bulunan kıymetli konuklara BULTÜRK Derneği'ne, Genel Başkanına, Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezine bu davette bizi kabullerinden ve nazik ev sahipliklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Amacımız, hepimizin özgür, kimseden bağımsız, huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşamasıdır. Bu topraklarda birlikte yaşamak zorundayız. Tekrardan, BULTÜRK Genel Başkanı Rafet ULUTÜRK'e bizi kabul ettikleri ve bu güzel organizasyon için teşekkür ederim.”
İki Başbakanın konuşmalarından sonra tekrar kürsüye gelen Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Vekilliği Nevzat ; “ Bendeniz Nevzat Öztürk Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkan Vekili ve Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği Genel Yönetim Kurulu Üyesi olarak Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezimizden bir iki cümle ile bahsetmek isterim.
BGSAM bir düşünce merkezidir. Bulgaristan Türkleri ve genelde Türk dünyası ile ilgili siyasal, kültürel, ekonomik ve diplomatik ilişkileri geliştirmek, bu alanlarda araştırmalar yapmak, politika yapıcılara fikir üretmek amacıyla kurulmuştur. Dolayısıyla biz, BGSAM olarak Bulgaristan'daki üniversitelerle işbirliği içerisinde bir takım ortak araştırmalara imza atabiliriz, ortak programlar yapabiliriz, bu her ülke açısından da tarihi gerçeklerin ortaya çıkarılmasını ve konuşulmasını dolayısıyla normalleşmenin de yollarını açabilecektir.
Az önce başbakan ve Değişim ve Devam Partisi Genel Başkanı Kiril PETKOV, çok önemli konulara değindi.
Ben bir iki tanesi de vurgu yapmak isterim bunlardan en önemlisi değişim vurgusu idi. İlk çağ filozoflarından Hereklaitos, “logos” diye bir kavram ortaya atıyor, yani her şey, değişmeyen tek şey değişim kanunudur. Dolayısıyla bir kişi bir nehrin suyunda ancak bir kez yıkanabilir demektedir. Değişim dönüşüm, hızla devam ediyor bu değişim ve dönüşüm sürecinde değişime ayak uydurabilenler ve çağın getirdiği gerekleri yerine getirebilenler daha güçlü olacaklardır. Bu bakımdan Başbakanın da değindiği gibi Bulgaristan'da daha huzurlu daha demokratik ortak bir yaşam yaşamın arzulandığını ve gerekli olduğunu ifade edebiliriz.
Dolayısıyla Bulgaristan'da da çok rahat ortak değerlerde buluşarak birlikte yaşamanın kurallarını hep birlikte ortaya koyabilir ve huzur güven içerisinde yaşayabiliriz. Bulgaristan çok verimli toprakları tarihi kültürel değerleri ile önemli bir coğrafyadır Sofya’da tarih kokan sokağı, Tornova'da bir dağ kasabası, Plavdiv Avrupa'nın en eski şehri yine Rila Manastırı dağların kucağında görmeye değer, Bansko kış sporlarının yapıldığı yer görüp gezmeye değer güzellikleri.
Kıymetli misafirler başta bizleri onurlandıran Bulgaristan Başbakanları, Nikolay DENKOV ve Kiril PETKOV, milletvekillerine beraberindeki heyette yer alan tüm milletvekili arkadaşlara, bu salonu dolduran.
Siz kıymetli konuklarımıza teşekkür ediyoruz programımız burada sona ermiştir fotoğraf çekiminden sonra Misafirlerimiz aramızdan ayrılacaktır”.
BULTÜRK Genel Başkanı Rafet ULUTÜRK,, Bulgaristan Başbakanın ve yine Bulgaristan Başbakanı Kiril petrol ve değişim ve devam Partisi Genel Başkanı Petkova Ulutürk ün Bulgaristan ile ilgili yaptığı araştırmalardan oluşan iki adet kitabını takdim ettiler, aynı zamanda bu kitapların Bulgarca’ya çevrilmesi temennisini dile getirdi. Yine Rumeli Türkmen Vakfı Genel Başkanlığı tarafından Kemal Baltepe Bulgaristan Başbakanlarına bir hediye takdim edildi.
Türk Dünyası Aksakali STK LAR adına Metin Özkan da plaket taktım etti. Sonrasında, misafirler başbakanlarla hatıra fotoğrafı çektirildikten sonra toplu bir hatıra fotoğrafı alındı. Akabinde misafirlere İstanbul Üniversitesi Profesörler Evinde yemek ikramı yapıldı. Yemek sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile olan randevuları dolayısıyla İBB’ye gitmek üzere ayrıldılar.